Adana'dan Aklımızda Kalanlar
Fenerbahçe belki de sezonun en zor deplasmanlarından birini oynadı. Yeni Adana Stadyumunda 30-35 bin civarındaki ateşli bir taraftar önünde maça başladı.
Böyle
bir baskı altında olsa da bence Fenerbahçe oyuna iyi bir başlangıç yaptı. Her
zamanki gibi rakibe yine ön alanda baskı yapmaya çalıştı. Adana Demirspor gibi
güçlü bir takımı özellikle ilk yarıda sahasına hapis etti, ileri çıkmasına izin
vermedi. Adana Demirspor takımı bırakın pozisyon bulmayı kendi sahasını bile
geçmeye çok az fırsat bulabildi.
İlk
yarı boyunca özellikle Dzeko ile de ön alan baskısı sonucu yakaladığı gol
pozisyonları değerlendiremedi.
Buraya kadar tüm yazılanlar
sonucu Fenerbahçe'nin sezon başından beri oynadığı kusursuz futbol seviyesinde
oynadığı söylenemez. Fakat Trabzonspor ve Ludogorets maçlarına göre çok
daha iyi oynadığı kabul edilebilir. En azından takımın mücadele azmi çok daha
üst seviyede idi.
Defans dörtlüsünün merkezindeki
Djiku,Becao ve Serdar Aziz eksikliği yanında orta sahada sakat Fred ve cezalı
İsmail'in olmaması Fenerbahçe takımından daha üst düzey bir oyun çıkmasına en
büyük engeldi.
Eksikliklerin yanı sıra Osayi ve
Zayc'ın maçın içine girememeleri de takımın oyununu olumsuz yönde etkiledi.
Sezona form düzeyi olarak üst
seviyede başlayan Fenerbahçe'de normal olarak bazı oyuncularda düşüşler
başladı. Osayi, Szymanski ve Tadiç form düşüklüğünde olan belli başlı
oyuncular. 37-38 yaşlarında olan Dzeko'da da form düşüklüğü olması gayet
normaldir. Bir de sezon başından beri katkı veremeyen Zayc da geçmiş yıllardaki
performansını aratıyor.
Bütün bu form düşüklüğünde olan
futbolcuların tersine form seviyesi her gün yükselen futbolcu ise Ferdi. Bu
sezon yükselen form grafiğiyle milli takıma kadar çıkan Yusuf Sarı ile
neredeyse girdiği tüm ikili mücadeleleri kazanan, driplingleriyle ve paslarıyla
oyuna ağırlığını koyan Ferdi.
İsmail Hoca'ya fazla tepki
göstermemek lazım. Orta sahada özellikle Fred'in, Mert Hakan ve King'in sakat
olduğu, İsmail'in cezalı olduğu bir dönemde Zayc ve Crespo ile başlamak
zorundaydı. Belki Zayc'ın yerine genç Bartuğ'a şans verebilirdi.
Ludogorets maçında da görüldüğü
gibi Ryan Kent'in ve sakatlıktan yeni çıkan Cengiz'in de yetersizlikleri İsmail
Hoca'nın elini iyice daralttı.
Bütün bu sakatlık ve cezalılar
ordusuna ve form düşüklüklerine rağmen Fenerbahçe'nin bu zorlu deplasmandan
puan alması kötü değildir.
Eğer Dzeko bu kadar çok pozisyon
harcamasaydı Fenerbahçe'nin kazanması işten bile değildi.
İsmail Hoca'nın böyle sıkışık
dönemlerde cesurca Bartuğ, Yusuf gibi gençlere daha uzun süre forma vermesi
gerekir.
Büyükekşi Futbolu katletmeye Devam Ediyor
Bu maçta da görüldü ki TFF ve hakemlerinin Fenerbahçe üstünde uygulamaya çalıştıkları terör devam ediyor. Oosterwolde’yi 4 tane Adana Demirsporlu futbolcu tarafından darp edilmesine kırmızı kart göstermeyen Halil Umut Meler hakemliğin yüz karasıdır.Bu ortamı yaratan malum yapının ve siyasi erkin uzantısı Büyükekşi Türk Futbolunu katletmeye devam ediyor.
Yorumlar
Yorum Gönder