KADIKÖY'deki FENER

Evet, ligin bitmesine daha 15 hafta var ve malum rakibin 3 puan gerisinde ve diğer rakibimiz ile de maç eksiğimizle aynı puandayız. Fakat ne yazık ki hedefe varacak moral motivasyonda berbat durumdayız. Umarım bu ölü toprağı takımın üzerinden gider ve ileri doğru bir hamle yapılır. Ama hiç umutlu değilim. Umutlu değilim çünkü haftalardır oynanan oyun düzeyi gelişeceğine gitgide geri gidiyor. Umutlu değilim çünkü Erol Hoca yapılan hatalardan ders çıkarıp doğru kararlar vereceğine aynı hatalara ısrarla devam ediyor. Umutlu değilim çünkü  sezon başında daha iyi oyunlar sergileyen bazı futbolcular her geçen gün daha kötü oynamaya başladılar. Umutlu değilim çünkü sezon başında GFB ve Emre istedi diye transfer ettiğiniz 77 ve 88 numara ile takım olma şansını zaten kaybetmiştiniz. Bu saatten sonra takım olma şansınız  hiç kalmadı. Umutlu değilim çünkü üç yıl içinde teknik yönetim yaptığı 70 mi 80 mi sayısını unuttum, transfer sonunda devre arasında yine aynı mantıkla transferlere devam etti.

Malum takıma mağlup olduktan sonra camiada düşen moral motivasyonu yükseltmek için çok önemli bir maçtı Başakşehir ile oynanacak kupa maçı. Üstelik kupanın tek maç üstünden oynanması maçı telafisi olmayan bir maç durumuna soktu. Erol Hoca ise Karacabey maçında güvenmediği Harun'a nedense bu önemli maçta güvendi ve rotasyona gitti. Harun ise bütün bu güveni boşa çıkardı. Yediği iki tane hatalı golle takımın ipini çekti. Tabi ki bütün suçu Harun'un üstüne yıkmak haksızlık olur. Sezon başında sportif direktörümüz Emre Belözoğlu tarafından Türkiye'nin en iyi sağ ve sol beki diye transfer edilen Gökhan ve Caner ne yaptılar?    Otuz altılık Gökhan fizik olarak bitmiş vaziyette. Ne yazık ki Erol Hoca da böyle bir Gökhan'a böyle önemli maçta şans verdi. Caner ise yaptığı orta ile rakibin gol olan atağını başlattı ve Harun'un da hatası ile 1-0 geri düşüldü ve 10 kişi kalındı.   Yine otuz altılık Sosa maçın içinde yaptığı kritik pas hataları ile zaten 10 kişi kal

  Fenerbahçe dün akşam maçı orta sahası yetersiz olduğu için kaybetti. Gustavo’nun bu takım için ne kadar önemli biri olduğu bir kez daha ortaya çıktı. Zaten Hatayspor maçında sakatlanana kadar oynanan oyun ile sakatlandıktan sonra oynanan oyun bunun en güzel göstergesiydi. Maçtan sonra orta saha mücadelesiyle ilgili bir soru üzerine Teknik Direktör Erol Bulut, “ Zaten orta sahada Ozan, Sosa ve Mert’le başladık. Yedek kulübemizde o anlamda orta saha futbolcumuz yoktu. İkinci yarı değişiklikler yapıp hücuma destek vermeye çalıştık; Mesut, Papiss Cisse ve Sinan’la. İkinci yarı daha iyi oldu ama orta sahada defans anlamında mücadele gücümüzün eksikliği biraz hissedildi.” dedi. Yani Gustavo sakatlanırsa benim alternatifim yok diye itirafta bulundu. Bu takım sezon başından beri Emre Belözoğlu yönetiminde onlarca futbolcu transfer etti. Elindeki bazı futbolcuları gönderdi ve yeni bir kadro oluşturdu. Ama gel gör ki Gustavo’nun alternatifi olarak otuz altı yaşındaki Sosa alındı. Sosa R

  Fenerbahçe iki haftadır kötü oynadı ama maçlarını kazandı. Bakmayın sezonun en iyi futbolunu oynadı söylemlerine aslında Kayserispor maçında da rakip zayıf bir ekip olduğundan iyi oynadı gözükmüştü. Rizespor Fenerbahçeli oyunculara yakın oynayınca ve alan daraltınca. Fenerbahçe oyun kurmakta çok zorlandı ama maçı kazanmasını bildi. Hatayspor ise ligin en flaş takımlarından biridir. Fenerbahçe için bu deplasmanın zorlu geçeceği belliydi. Fakat kim ne derse desin Erol Hoca Hatayspor maçını iyi kurgulamış ve rakibi iyi tahlil etmiş. Hatayspor’un defanstan topu oyuna sokarken zaaflarından yararlanmak istemiş ve birinci bölgede şok baskılar ile topu kazanmak istemiş. Defans hattında ise başta Boupenza olmak üzere Hatayspor’un forvetlerine boş alan bırakmak istememiş. Eğer ilk yarının son dakikasında Valencia da yakaladığı pozisyonu değerlendirmiş olsaydı, bu oyun kurgusu ile Fenerbahçe soyunma odasına 1-0 yerine 2-0 önde gidecekti. Fakat ilk yarının sonlarında sakatlanan Gustavo’nun oyu