ALİ KOÇ SON SEZON,SON ŞANS
Önümüzdeki
sezon Ali Koç başkan olarak taraftara hüsran olarak sunduğu iki yıldan sonra
üçüncü yılımı tamamlayacak. Kısacası Ali Koç'un eğer başkan olarak devam etmek
istiyorsa başarılı olması için son şansı.
Ali Koç
yaptığı son açıklamada kısaca futbol şubesinde yeni bir yapılanmaya gidileceğini,
tecrübeli ve genç isimlerin harmanlaması ile yeni, güçlü bir takım kimyası
oluşturacaklarını ifade etti. Futbol şubesinde teknik heyetin yeni isimler ile
oluşturulacağını belirtti.
Bütün bu
ifadelerini saygıyla karşılıyorum ve destekliyorum. Fakat ifadeler ile
yapılanların birbirine uyumlu olduğunu söylemek biraz zor.
Tahir
Karapınar'ın da son açıklamalarından ve kamuoyunda konuşulanlardan anladığımız
üzere önümüzdeki sezonun sportif direktörünün Emre Belözoğlu olduğu kesinleşti.
Karapınar Emre'nin önümüzdeki sezon için çok çalıştığını ifade ediyor.
Fakat
son maçlarda çıkan kadrolara ve oynanmaya çalışılan oyuna bakılınca eski tas
eski hamam misali olduğu anlaşılıyor.
Örneğin, Ali Koç önceki konuşmalarında anlaştığımız yeni teknik direktörün sezon başından önce takıma katılması mümkün değil demişti. Öyle ise teknik direktörün adı belli ve eminim ki çok yoğun çalışan muhtemel sportif direktör Emre bu isimle görüşme yapıyordur. O zaman yeni teknik direktörün takıma oynatmak istediği bir oyun sistemi konusunda iyi kötü bir fikir alış veriş yapmışlardır.
Emre'nin
önümüzdeki sezon için düşündüğü bir sistem olduğunu göremedik, Geçen sene
takıma kazandırılan Ersun Yanal'ın zaten forma vermediği Murat Sağlam'a hiç
olmaz ise 10 dakika dahi forma vermedi. Keza Ömer Faruk Beyaz, Allahyar, Yusuf
Mert Tunç gibi genç yetenekleri bir kez olsun denemedi.
Hâlbuki
Emre'nin önünde kalan 5-6 maç süresi boyunca deneyeceği gençlerden A kadroya
kazandıracağı bir tane bile yetenek bu mali krizde Fenerbahçe'nin transfer
bütçesinde oldukça hatırı sayılır bir kazanç sağlayacaktır. Ama hala sağ bekte
Dirar orta sahada Tolga, Tolgay, Mehmet Ekici ve Rodrigues ileride ise Mevlut
seçenekleri ile takım kurarsa Emre'nin günü kurtarmak istediği kanısına
ulaşırız.
Üstelik
şu an takımın resmi sorumlusu Tahir Karapınar da önümüzdeki sezonun alt yapı
sorumlusu olarak getirildi Fenerbahçe'ye. O bile ''Ya Emre bir kaç tane alt
yapıdan oyuncuya şans verelim'' diyemiyor mu? Tabi konuşma yetkisi var mı yok
mu bilemiyoruz.
Sezon başından beri üç gol katkısı olan Rodrigues'e hala forma verilmesini şaşkınlıkla izliyorum. Rodrigues'in sol kanatta dripling yapıp içeri doğru hareketlenerek güçlü sağ ayağı ile ceza sahası önünden kaleye şut atmak dışında oynadığı farklı bir oyun görmedik şimdiye kadar. Tabii ki rakip oyuncularda bunu ezberlemişler artık ve Rodrigues'in aradığı şut pozisyonunu genellikle vermiyorlar. Rodrigues de bunu zorluyor son ana kadar fakat bütün olasılıklar kalmadığı için mecburen pas açısı arıyor ama ne yazık ki pas açıları da çoktan kapatılmış oluyor ve bir hücum daha boş geçiyor. Bütün bu oyun anlayışıyla Rodrigues bu sezon oynadığı 26 maçta 3 tane gol atmış ve 6 tane assist yapabilmiş. Artık yeter taraftar orada Ferdi, Ömer Faruk Beyaz, Yusuf Mert Tunç hatta Deniz Türüç gibi genç yetenekleri görmek ve neler yapabileceğini anlamak istiyor. Oysa Emre ise Trabzon maçında çok güzel oynayan ve gol atan Deniz'i sahadan alırken hala Rodrigues'i sahada tutuyor.
Sol
kanatta Rodrigues'in tek düze oynadığı oyuna benzer oyunu ise Deniz Türüç ters
ayağı ile sağ kanatta oynamaya çalışıyor. İçeriye yönelip kaleye şut veya
Vedat'a orta yapmaya çalışıyor. Fenerbahçe'nin bütün hücum planları ne yazık ki
bu kadar. Ne sağdan ve soldan sıfıra adam kaçırıp defans dengesi bozularak
Vedat'a yapılacak varyasyonlar ne de başka bir varyasyon var. Tabi ki maç
sonunda da ''pozisyon üretemedik' diye açıklamalar yapılıyor.
Emre'nin
eğer düşünülen bir oyun sistemi var ise mümkün olduğu kadar o sisteme uygun
gençlere görev vereceği kadrolar yapması lazım. Maç eksiği bulunan genç
yeteneklere daha fazla dakika vererek tecrübelerini arttırmalıdır. Unutmasın ki
Mehmet Ekici, Tolga, Tolgay veya Rodrigues ile Yeni Malatyaspor maçını
kazanmak yerine şans verdiğin iki tane genç yeteneği A takım kadrosuna kazanmak
Fenerbahçe açısından daha önemlidir.
Tük
Futbol tarihinde bir anket yapılsa ve en iyi on bin tane iyi futbolcu seçin
denilse ilk on bine giremeyecek sözde futbolcular kendini efsane ilan ediyorlar
ve bazı genç sözde Fenerbahçe taraftarları da bu adamlara efsane muamelesi
yapıyor. Bu sözde efsane önce Aykut Kocaman daha sonra De Souza, Mehmet Topal
gibi futbol emekçilerini hedef alarak sosyal medyada oluşturdukları algı ile
Ali Koç yönetimini baskı altına alarak bu isimleri Fenerbahçe'den uzaklaştırdı.
Daha sonra hücum futbolu, dikine futbol safsataları ile Fenerbahçe'yi uçuracak
dedikleri Ersun Yanal için gene Ali Koç yönetimi üzerinde oluşturdukları baskı
ile göreve getirttikleri Ersun Yanal sayesinde Fenerbahçe tarihindeki en büyük
başarısızlıkları yaşadı ve dibi gördü. Şimdi hedefe Hasan Ali'ye aldılar ve
sonuçta da medyada çıkan haberlere göre hasan Ali Başakşehir ile anlaştı.
Hayırlı olsun.
Söylenecek
tek söz var tabi ki Hasan Ali bir Roberto Carlos değildi ama eğer dedikleri
kadar kötü olsa idi hem BJK'ın ve hem Milli Takım'ın teknik direktörlüğünü
yaptığı dönemde Şenol Güneş bu genç gurup tarafından göklere çıkartılan kendi
futbolcusu Caner Erkin yerine milli takıma Hasan Ali'yi çağırmazdı.
Umarım iki
yılsonunda Fenerbahçe'ye tarihinin en kötü dönemlerini yaşattıran Ali Koç
sosyal medya baskısı ile ve sözde efsanelerin safsataları ile bundan sonra
teknik direktör, futbolcu seçimine karar vermez. Bir genç taraftar gurubu
istiyor diye ''Fenerbahçe şike yapmıştır' diyen birini idari menajer yapmaz.
113
yıllık çınarın yetiştirdiği çok futbol aklı var. Dışarıdan Comoli gibi adamlara
kulübün paralarını heba etmez. Comoli gibilerini aklayacağım diye gerçek
Fenerbahçe efsanelerine ve Fenerbahçe değerlerine zarar vermez.
Unutmasın
ki son şans ve iki yıldır izlediği yolun sonucunu gördük. Başarılı olması tüm
taraftarın ve Fenerbahçe camiasının mutluluğudur.
Umarım
başarılı olur.
Yorumlar
Yorum Gönder