Perşembenin Gelişi Çarşambadan Belli Olur

Eskiden Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş arasında oynanan maçların önceden favorisi olmaz denirdi. Daha sonra sağ olsun Aziz Yıldırım döneminde son 20 yıl içinde bu söylem ortadan kalktı. Özellikle Kadıköy’de oynanan derbi maçlarda tek favori vardı o da Fenerbahçe idi. Fenerbahçe ya kazanır ya da maç berabere biterdi.  Kadıköy’de 0-0 biten maçtan sonra deplasman tribününe üçlü çektiren rakip futbolcuları gördü bu taraftar. Hatta Volkan Demirel’in gene Fenerbahçe galibiyeti ile biten maçtan sonra rakip takım kaptanına ‘’ hadi üçlü çektirsene’’ esprisi yıllardır konuşuldu Fenerbahçe taraftarı arasında.

Fakat 2020 yılı ile beraber önce Ersun Yanal yönetiminde Galatasaray’a karşı 20 yıllık seri bitti ve şimdi de Erol Bulut yönetiminde Beşiktaş karşısındaki 15 yıllık seriyi bitirdik.

Sonuçta elbette bu tür seriler bir gün biter. Fakat Galatasaray serisinden sonra Beşiktaş serisinin de böyle kötü bir şekilde bitmesi Fenerbahçe taraftarını oldukça üzdü.

Maça gelecek olursak, perşembenin gelişi çarşambadan belli olur diye bir söylem var ya işte Fenerbahçe’deki kötü sinyaller çok daha önceden veriliyordu.

Konyaspor mağlubiyetinden sonra alınan 5-1 lik Gençlerbirliği galibiyeti bile sizi aldatmasın. Maçta Fenerbahçe’nin kaleyi tutan 5 şutunun da gol olmasının çok az görülen bir istatistik olduğunu maç yazımda belirtmiştim.

Hafta arasındaki yazımda ise Gençlerbirliği ve Sivas Belediyespor maçlarında ilk defa resmi olarak taraftar önüne çıkan Novak’ın hiç olumlu görüntü vermediğini yazmıştım.

Nitekim Erol Bulut’un ilk hatası Novak ile başlamasıydı.

Oyun sıkıştığında Caner’in yerden öne oynayarak oyunu açma özelliği var. Etkisiz Sosa’dan dolayı yalnız kalan Gustavo baskıya gelen Beşiktaş orta sahası karşısında oyunu kuramadı. Böyle durumlarda sol bek yardımına gerek vardı ama Caner’in özellikleri ne yazık ki Novak’da hiç yoktu. Sonuçta Fenerbahçe oyunu açamadı.

Üzülerek belirtmek isterim ki Fenerbahçe’nin hatasıyla sevabıyla Caner dışında bir sol beki yok. Umarım zaman beni yanıltır ama Novak Fenerbahçe’nin futbolcusu değildir. Geçen sezon attığı 6 veya 7 gol kimseyi yanıltmasın.

Sergen Yalçın Erol Bulut’a bir tuzak kurdu ve Erol Bulut da bu tuzağa düştü.

Ozan 1.bölgede baskıya gidince ve Sosa zaten çok kötü olunca orta sahada sayıca kalabalık olan Beşiktaş’a karşı Gustavo tek başına kaldı. Abubakar, Mensah, Larin ve Ghezzal gibi hızlı topçular böylece orta sahayı dikine çok hızlı kat ederek Lemos ve Tisserand gibi ağır Fenerbahçe stoperleri ile karşı karşıya kaldılar. Bu sayede ilk 20 dakikada Beşiktaş 2-0 skoru yakaladı.

Erol Bulut Beşiktaş’ı çok hafife almış. Nasıl olsa yeneriz düşüncesindeymiş gibi bir oyun kurgulamış. Eğer herhangi bir sakatlık veya başka bir durumu yoksa Abubakar gibi hızlı bir forvet karşısında Lemos yerine daha hızlı olan Serdar Aziz ile başlamasında fayda vardı diye düşünüyorum.

Bence futbolda esas olan rakibinin gücü ne olursa olsun önce rakibini durdurmayı düşüneceksin. Sergen De Souza ve Attiba ile orta sahayı tuttu. Erol Bulut’un ise rakibinin hızlı ayaklarını nasıl durduracağı konusunda bir planı yoktu. Ozan’ı da ileri sürünce orta sahada Gustavo yalnız kaldı. Otuz altılık emekli futbolcu Sosa zaten fizik gücü olarak karşı koyamazdı.

Hâlbuki Erol Bulut Ozan’ı Gustavo’nun yanında başlatsaydı ve Pelkas’ı üçlü forvetin arkasına çekseydi daha iyi olurdu diye düşünüyorum. Böylece Ozan sürati ve güçlü fiziği ile Mensah’ın hızlı çıkışlarına cevap verecekti.  Sağ önde Pelkas’dan boşalan pozisyonda ise Ferdi’nin olması hücum yönünden çok daha üretken bir takım yaratacaktı.

Sonuçta Erol Bulut’un yanlış tercihleri ve oyunu iyi kurgulamamış olması nedeniyle Fenerbahçe 15 yıllık seriyi bitirdi. Umarım bu hatalardan ders çıkarılır. Belirtmek isterim ki Ozan’dan 10 numara pozisyonunda ısrar etmek takımın dinamizmini düşürüyor ve orta sahayı kalabalık tutan rakipler karşısında takımı zor durumda bırakıyor. Gustavo-Ozan ikilisinde ısrar edilmelidir.

Son olarak Gökhan Gönül’e de değinmek isterim. Gökhan yaşı gereği idare ediyor. Beşiktaş maçında sadece bir kere bindirme yaptığını ve sıfıra indiğini gördüm. 2012 yılında UEFA Yarı Finalinde Benfica ile oynanan maçta benzer bir pozisyonda sakatlanma pahasına rakibine gol attırmadığını hatırlıyorum da yenilen 3.golde Necip’in altında fizik olarak nasıl ezildiğini görüp üzülüyorum. Necip’in 5 yıllık gol orucunu bozması da ayrı bir konu.

Erol Bulut’un fizik olarak bittik olan Gökhan, Novak ve Sosa gibi futbolcuları kendilerini toparlayana kadar dinlendirmesi gerektiğini düşünüyorum. Güçlü kadro yapısında alternatiflerini yaratabilir.



 

 


Yorumlar

POPÜLER YAYINLAR

Olimpiakos Maçı ve İsmail Kartal

Trabzon'da Fenerbahçe'ye Yine İğrenç Saldırı #TrabzondaKaraGece

Pelkas Kadıköy'den Vurdu Trabzon'da Gol Oldu

Kirli Düzen

Yağmurlarla,Çamurlarla İstanbul'da Deplasmanda

FENERBAHÇE ALT YAPISI

MHK'da Rezalet