Adalet Yoksa Futbol Yok






Türkiye'de futbolda Fenerbahçe'ye karşı bir hakem terörü var. MHK'nın kontrolünde hakemler Fenerbahçe'ye karşı sürekli kasıtlı düdük çalıyorlar ve MHK tarafından ödüllendiriliyorlar.

Geçen hafta Malatya'da ve bu hafta Göztepe maçında yaşananlar bunu resmen kanıtlamıştır.

Göztepe'nin kazandığı penaltı pozisyonunda Gustavo'nun hareketine verilen penaltı kararı doğru idi. Altay penaltıyı kurtardı ama atıştan önce aynen Malatya kalecisinin bir hafta önce yaptığı gibi ihlal yaptı.Fakat Malatya kalecisinin ihlali cezalandırılmadı. Altay'ın oyunu hemen başlatması ve Fenerbahçe'nin golü bulması da bir başka ilginç konu oldu. Tabi ki Fenerbahçe'nin golü de sayılmadı.

                                                                                             
                                                                 

Fenerbahçe bir saldırı altında, dört bir yandan saldırı geliyor. Medya, TFF, MHK ve iktidar kanadı her ortamda bunu gösteriyor.
 FENERBAHÇE büyük bir saldırı altında
https://fatihuygun.blogspot.com/2019/09/fenerbahce-buyuk-bir-saldr-altnda-bu.html



Geçen hafta Malatya maçında ve bu hafta Göztepe maçında da yaşananlar bunların göstergesidir. Göztepe maçında Fenerbahçe'nin 2.golünü iptal etmek için nerede ise 5 dakika inceleme yapan VAR odası artık yaşanan rezaletin son halidir.

Fenerbahçe'nin yönetimi, teknik kadrosu, tüm sporcuları ve büyük taraftarı ile  aynen 3/7 de kenetlendiği gibi bir araya gelip hep birden bu saldırıya direnmesi lazım. Oysa bazı sözde genç  taraftar grubunun Göztepe maçına bilet verilmedi diye zorunlu açıklama adı altında yaptıkları açıklama anca bu saldırıya paydaş olanların ekmeğine yağ sürmekten öteye geçemez.

Maç sonunda Ersun Yanal diyor ki;
Bugün futbol konuşmak istemiyorum. Bugün kural hatası vardır, değildir bunu tartışmak istemiyorum. Bugün Fenerbahçe'nin oynadığı maç tarihe geçti. Geçen hafta da yaşanıyor bu. Sonra Fenerbahçe gol atıyor maçın belki şekli değişecek.  Gol atıyorsun, uzun bir süre VAR'a bakılıyor. Adalet yoksa futbol da yok, adalet varsa futbol da var. Ancak bu adalet çifte standartlı uygulanırsa o zaman sorun vardır. Ama bu yapılan ne olacak?"



Ersun Yanal'ın söylediklerine bir tek cümle dışında katılmamak elde değil. Çok haklı. Fakat Sayın Ersun Yanal sen hiç bir maç sonunda futbol konuşmadın ki bu gün konuşmak istemiyorum diyorsun Her maç sonunda klasik söylemlerin vardı ve hep onları söyledin. Fenerbahçelilerin bütün yaşamları boyunca bildiği 'Fenerbahçe'nin büyüklüğü’, ‘Fenerbahçe gibi oynama gerekliliği' veya 'biz şampiyon olacağız' gibi söylemlerde bulundun.

Hâlbuki futbol konuşmanın zamanı çoktan geldi ve geçiyor. Yaklaşık 1 yıldır takımın başında olan Ersun Yanal geçen yıl kurulan kadro benim takımım değildi diyerek kendini aklamaya çalıştı ama bu sene için söyleyecek bir sözü olabileceğini sanmıyorum.

Bu sezon 13 üncü hafta sonunda gelinen nokta 17 puan kaybıdır. Bu başarısızlığı sadece hakem hatalarına, MHK’ya, TFF’ye ve sakatlıklara bağlamak ile bu hesap bitmez.

Ersun Yanal'ın yanlış transfer politikası, yanlış kadro mühendisliği gibi etmenlerin yanında yanlış oyuncu tercihleri, oyuna doğru müdahale edememesi, yanlış oyuncu değişikliklerini unutmamak lazım. Tabi en başta takımın oturmuş bir oyun sisteminin olmaması en önemli sorundur. Hücum futbolu, dikine futbol gibi kavramların ne kadar boş olduğu ortaya çıkmıştır.

Ersun Yanal Göztepe maçı öncesinde ısınır iken Hasan Ali sakatlanmasa idi belki de Deniz Türüç'ü oynatmak zorunda kalmayacaktı. Haftalardır Deniz Türüç'e şans vermesi gerek eleştirisinin ne kadar doğru bir eleştiri olduğunu göremeyecekti.



Zaten yetenekleri kısıtlı olan Zanka birazda formsuz olunca patlamaya hazır canlı bir bomba gibi Fenerbahçe defansının ortasında dolaşıyor. Geç de olsa Zanka'nın yerine Vedat'ın alınması Gustavo'nun sol stopere kaydırılıp, maçın en başarılı ismi Serdar Aziz'in sağ stopere alınması bu sezon Ersun Yanal'dan gördüğüm nadir olumlu değişikliktir.

Bence Ersun Yanal Zanka'yı dinlendirip, geçen sene büyük umutlar ile transfer ettiği Sadık'a şans vermesi gerekir. Hatta Göztepe maçında denediği Serdar Aziz-Gustavo ikilisinin de faydalı olabileceğine inanıyorum. Gustavo'dan boşalan orta sahada da Jailson'un başarılı olacağını sanıyorum.

Başkan Ali Koç'un göreve gelirken sloganı 'VİZYON' idi. Genç yetenek Ferdi Kadıoğlu transfer edilirken bu slogan aklıma gelmişti ve çok heyecanlanmıştım. Brugges takımı şampiyonlar ligi maçında 18 yaşında gencecik yeteneklere şans ve sorumluluk verirken neden Fenerbahçe'nin bırakın Türkiye Ligini Türkiye Kupası maçlarında dahi şans vermemesi Ersun Yanal'a sorulması gereken bir soru.



Sezon başında Ferdi'nin henüz hazır olmadığını başka bir takıma verilmesi gerektiğini söylemişti Ersun Yanal. Göztepe maçında Ferdi'yi kadroya dahi alması ve oyunun sonlarına doğru oyuna dahil etmesi bir ilerlemedir diye düşünüyorum. Bir yıldır bir katkısı olmayan Moses'in yerine Ferdi'ye daha çok görev vermeli.

Devre arasına kadar zirveden kopmamız lazım ve şuna inanıyorum ki Fenerbahçe'nin kadrosu her ne kadar yanlış transferler yapılsa dahi bunu sağlayabilecek durumda. Yeter ki Ersun Yanal doğru oyuncu tercihleri yapsın ve takımı daha disiplinli hale getirebilsin.

Unutmasın ki Fenerbahçe zirveden uzaklaşır ise Ersun Yanal'da Fenerbahçe'den uzaklaşır.




Yorumlar

POPÜLER YAYINLAR

Olimpiakos Maçı ve İsmail Kartal

Trabzon'da Fenerbahçe'ye Yine İğrenç Saldırı #TrabzondaKaraGece

Pelkas Kadıköy'den Vurdu Trabzon'da Gol Oldu

Kirli Düzen

Yağmurlarla,Çamurlarla İstanbul'da Deplasmanda

FENERBAHÇE ALT YAPISI

MHK'da Rezalet