Futboldaki Kirli Düzen Bu Sene De Devam Ediyor.

 

Türkiye Futbolundaki kirli düzenin paydaşları olan malum takım destekçileri ve federasyon içindeki unsurları geçen sezondaki gibi hiç vakit kaybetmeden harekete geçtiler.

Amaçları sezona iyi sonuçlar alarak başlayan Fenerbahçe'ye çelme takmak. Önce malum takımın  Gaziantep maçını kayıpsız geçmesi gerekiyordu. Nitekim şaibeli bir 2.gol ve İcardi'nin aldığı komik penaltıyla Ali Maçalan denilen sözde hakem görevini yerine getirdi.

Ertesi gün oynanacak olan Ankaragücü-Fenerbahçe maçı beklenmeye başlandı.

Maçın orta hakemi geçen sezon yönettiği iki Fener maçında gösterdiği haksız birer kırmızı kartla  Feneri 10 kişi bırakan futbol katili Arda Kardeşler idi.

4.Hakem Terim hayranı, malum takım formalı Ümit Öztürk, VAR hakemi sicili bozuk Alper Ulusoy ve AVAR hakemi ise tescilli malum takım taraftarı Suat Arıboğan oldu.

Diğer bir deyişle Fenerbahçe11 e 11 değil 11 e 11+4 e karşı bir maça çıktı.

Dörtlü hakem çetesi hemen maçın başında Dzeko'ya yapılan son adam faulünde kırmızı kartı çıkartmadı. Ne orta hakem ne de VAR ve AVAR daki sözde hakem bozuntuları bu olaya müdahil olmadılar.

Bir gün önce İcardi'ye verilen penaltıya benzer pozisyonda Fred'e yapılan hareketi devam ettirdiler. Gerçek şudur ki İcardi'ye yapılan hareket penaltı değidi.Fakat Fred'e yapılan hareket ise buz gibi penaltı idi.

Ankaragücü maça iyi  hazırlanmıştı ve Fenerbahçe üzerinde baskı kurmaya çalıştı. Fenerbahçe'nin kendi oyununu oynamasına izin vermemeye çalıştı.

Sezon başında bu sezonun ışıldayan yıldızı İsmail Yüksek olacak diye yazmıştım. Fakat gördük ki oynanan maçların zorluk derecesi arttıkça İsmail'in de başarı oranı düşmeye başladı. İsmail çok yetenekli bir genç fakat zor olan işleri yapmayı tercih ediyor. Bu da onun hata oranını artırıyor. Bulunduğu pozisyon gereği yapılan her hata da takımı zora sokuyor. Tam oyun kurulurken pas hatası veya yapılan dripling sonucu kaptırılan top takımın beklenmedik kontra atakla karşı karşıya kalmasına sebep oluyor.

İsmail'in daha basit ve temkinli oynaması gerekir. Eğer İsmail kendini geliştiremez ise Fenerbahçe'nin ciddi bir 6 numara sıkıntısı oluşacaktır

Fenerbahçe takımında kaliteli oyuncular var fakat 6 numara pozisyonundaki aksama takımın oyunu kurmasını engelliyor ve istenilen oyun sahaya yansıtılamıyor. Top zaten orta sahadan çıkıp forvet hattındaki kaliteli ayaklara ulaşınca sonuca gidilebiliyor.

Dzeko transfer edilirken 37 yaşında olması sıkıntılı bir durum diye düşünmüştüm. Fakat şimdiye kadar gördük ki Dzeko yaşının çok çok üstünde bir dinamizm ile oyuna katkıda bulunuyor.

İrfan Can Kahveci'nin yetersiz performansı takımı bir ayağı topal bir adama benzer duruma getiriyor.

Oosterwolde her geçen gün daha iyi oluyor. İyi oldukça kendine güveni artıyor. Kendine güveni arttıkça daha iyi oynuyor. Ferdi gibi bir jokerin yokluğunda Osayi ve Oosterwolde'nin katkıları çok değerli oldu. 

Sonuçta görünen şu ki  Büyükekşi yönetimindeki kirli futbol düzeni bu sezonda Fenerbahçe'yi doğramaya devam edecek. Hakem atamalarıyla, hakemlerin çaldığı ve çalmadığı düdüklerle bu kirli düzene devam edilecek. Fenerbahçe'nin bu yapıyla sahada mücadele etmekten başka yapabileceği bir şey yok. Onun için sahada iyi olmak zorunda.

Bir de Ali Koç ve yönetimi(varsa eğer) sesini yükseltip her alanda Fenerbahçe'nin hakkını aramalı. Fakat şimdiye kadar  yapamadı bundan sonra ne yapar bilinmez.